KIT BEYİNLER

Çocukluk arkadaşıyla Ümmet çadırının önünde, tevaffuken karşılaştılar... Çocukluk arkadaşı ona, burada ne yapıyorsun diye sordu? Arkadaşı ona, okuma yazman yok mu diye cevapladı?

Arkadaşı evet, vardır dedi!
O zaman bak ne yazıyor?
Arkadaşı, kem küm okuduktan sonra,
Ümmet Çadırı, Gazze'ye yardım kısmına kadar okuyabildi ancak. Kermes kelimesine takıldı okuyamadı!

Neyse arkadaşı okumasına yardımcı oldu. Peki, kermes ne demek dedi?
Arkadaşı, yardım toplama organizasyonu dedi.
Sırıtır gibi, bu çadırlarla mı Gazze'yi kurtaracaksınız diye alay etti?
Arkadaşı ona, bu gün bunu yapabiliyoruz diye cevapladı,
Ve bir gün başka fırsatlar doğarsa, onu da yaparız inşaAllah diye cevapladı.

Sonra, daracık aklıyla, alnını oğusturup vedalaştı!

Arkadaşı arkasından acıyarak baktı ve şu cümleler döküldü dudaklarından; zavallım, bu yaşa gelmiş ama beli ki dünyalıktan başka hiçbir şeyle uğraşmamış ki, o da tıpkı bir kısım siyonist seviciler gibi konuşuyor!
Evet, kıymetli dostlar!
İşte böyle, adam silahını al git savaş demeye getiriyor! Halbuki silahla savaşma imkanı doğsa, binlerce insan gidecek ama onun gibiler bu sefer, başka dedikodular üretecekeler!
Evinizde otursaydınız dünyayı siz mi kurtaracaksınız diyeceklerdir.

Siz siz olun Habil'in safında, Kabile karşı durduktan sonra; adresinizi sakın değiştirmeyin! Tebük seferine çıkan Müslümanlar için, ne demişlerdi hatırlayın?
Bu sıcakta savaşa mı çıkılır diye? Allah, cehennem daha sıcaktır ayetiyle onları susturmuştu!

Mantık hiç değişmemiş, kötülüğe meyyal olan zihinler her daim; negatif düşünmüş ve iyiliklerin/iyilerin önüne set olmaya çalışmışlardır...
Son söz: "Hiç bir şey yapamıyorsak dahi, yanından geçtiğimiz yangına odun yerine, su dökebiliriz. Su yoksa toprak atabiliriz. Toprak yoksa çalı çırpı vs. Ama asla kötülerin/kötülüklerin yanında durmamalıyız!!!
Vesselam.